25 Eylül 2013 Çarşamba

dede.. ( iki kelimede büyük bir yürekle..)




ben sana hiç torun olamadım
ben yanında hiç duramadım
ne af dilemeye yüzüm oldu
ne mezarına gelmeye mecalim
sana ne çok gecikmişliklerim var
şimdi oturup bin yıl yaşasam neye yarar
hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyorum ardından
böyle bağıra bağıra
kusana kadar içimdekileri
geç kalmışlıklarımın gözü kör olana kadar ...

geçen yaza sözleşmiştik seninle
hani ekimde gel havalar serin olsun demiştin..
oğlak da yiyecektik
ama ben et sevmem ki dede
diyemedim sana kırılma diye :(

ne ömrümden ömür verebildim sana
ne de yanında kalabildim
sözümü tutamamanın acısı var bağrımda
benim hiç hakkım yok sende, sen hakkını helal et bana..    

Özlem ÖZTÜRK

 http://ozlemozturk35.blogspot.com/2012/02/blog-post.html                         

8 Mayıs 2013 Çarşamba

Hazır değilim bu ayrılığa dediğimiz ilişkiler için hazırlıklar tamamlanmıştır :)

pasiflora, atarax ve prozaklar masada hazır, tuvalet kağıdı ağlamak için çift katlı yanında, sezen aksu klasikleride çalıyor, şarapta başımı çok döndürüyor hadi sevgilim hazırım bu ayrılığa terk et beni fazla oyalanma :) 
Özlem ÖZTÜRK
 

23 Ocak 2013 Çarşamba

UĞUR MUMCU'YA SAYGIYLA...



Dokuz yaşında ki bir çocuk demokrasinin karartılmak istenmesini anlamaya çalıştığında, demokrasiye oda cezası mı verilmiş, karanlığa mı bırakılmış diye düşünebilirdi ancak çocuk aklıyla.
Fakat parçalanmış arabadan, parçaları duvarlara sıçramış bir babayı ayırt edebilirdi oynadığı bütün oyunlardan.
Beklemeliydi, büyük gözlüklü tonton amcaya neler olduğunu anlatırdı belki zaman..
Bazı insanları istesenizde unutamazsınız.
Yıllar geçtikçe düşüncelerin ölümsüz, en kalıcı miras olduğunu öğretti bize yaşam.
O gün arabaya konulan o bomba özgürlüğü, demokrasiyi katletmek istemişken başaramadı, ters tepti planları, sonsuzluğu hesaba katamadı.
Susuturduklarını sanarken bir Uğur MUMCU`yu, küllerinden binlercesini inşa ettiler.

Her geçen gün haksızlığın öfkesi içimde artsada, keskin kalemide, kırık gözlüğüde teselli oldu arkasında bıraktığı binlerce çocuğa..

Seni tanıdığımda dokuz yaşındaydım. Demokrasinin oda cezası yediğini düşündüğüm yaşlarda. Belki de o korkunç olay gününe kadar dikkat etmemiştim sana.  Öldüğün gün inandım ölümsüzlüğe, o gün inandım yeniden doğduğuna. Bu yüzden bugün yas tutmuyorum ben, birlikte daha nice yıllara...


Özlem ÖZTÜRK